Ehl-İ Sünnet İçin Gereken İtikatlardan Bazıları şunlardır:
1- Kur’ân-ı kerîmin Kelâm-ı İlâhî olup mahlûk (yaratık) olmadığına inanmak.
2- Kendi imanından şüphe etmemek.
3- Eshâb-ı kirâmın tamamını sevmek, hiçbirini kötülememek.
4- Cennette Allahü teâlânın görüleceğine inanmak.
5- Fıskı bilinmeyen her imâmın arkasında namaz kılmak.
6- Ehl-i kıble’yi tekfir etmemek, yani namaz kılan Müslüman’a işlediği günahlardan dolayı kâfir dememek.
Ehl-i kıble denilen kimsenin bir inanışı, manası çok açık olan kat’î bir delile zıt ise, küfür olur. Böyle bir kimse, namaz kılsa da, her ibâdeti yapsa da kâfir olur.
7- İbadetler, imandan parça değildir. Yani ibâdet etmeyen ve günah işleyen mümine kâfir denmez.
8- Mest üzerine mesh câizdir.
9- İman artıp eksilmez.
10- Mirâc ruh ve bedenle birlikte olmuştur.
11- Tasavvufu inkâr etmemek.
12- Mûcize ve keramet haktır.
13- Bugün için dört hak mezhepten birine uymak, mezhepsiz olmamak.
14- Hazret-i Ebû Bekir ve Hazret-i Ömer’in halîfe olduğuna ve üstünlüklerinin halîfelik sırasına göre olduğuna inanmak.
15- Kabir ziyareti, enbiyâdan ve evliyâdan yardım istemek câizdir.
16- Okunan Kur'ân-ı kerîmin ve verilen sadakanın sevabını ölülere göndermenin câiz olduğuna, bu sevapların ve duâların ölülere vâsıl olarak, azaplarının azalmasına sebep olacağına inanmak.
17- Kabir suâli haktır.
18- Kabir azabı ruh ve bedene olacaktır.
19- Sırat köprüsü vardır.
20- Şefaata, hesaba ve mizana inanmak.
Bunlardan bazılarına inanmıyan, Ehl-i sünnetten çıkmakla kalmaz, kâfir olur. Meselâ, Mirâcın Mescid-i Aksa’ya kadar olan kısmını inkâr eden kâfir olur.
İmâm-ı Rabbanî hazretleri buyuruyor ki:
(Tirmizî’deki) Hadîs-i şerîfte, (Ümmetim yetmiş üç fırkaya ayrılır, yetmiş ikisi Cehenneme gider, yalnız bir fırkası kurtulur. Bu fırka, benim ve Ashâbımın yolunda gidenlerdir.) buyuruldu. Bu fırkaya (Ehl-i sünnet) denir. (C.2, m.67)
O hâlde, Cehennemden kurtulmak için her Müslüman’ın ilk önce Ehl-i sünnet itikadını öğrenmesi, daha sonra da dinimizin emir ve yasaklarına riayet etmesi lâzımdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder